Türkiye Varlık Fonu Özelleştirme Değil; Bir Yatırım Fonudur
Öncelikle, gerek Bakanlık nezdinde, gerekse kurum ile yaptığımız görüşmeler ve hükümet tarafından yapılan açıklamalar doğrultusunda, bu düzenlemenin özelleştirme olarak algılanmaması gerektiği belirtilmektedir. Fona devredilen söz konusu şirketlerin mevcut yönetimleri ve işletme politikaları ile iş planları, yatırım ve büyüme stratejilerine uygun olarak devam edeceği sonuçları ortaya çıkmaktadır.
Bu doğrultuda, Maliye Bakanı Naci Ağbal, yaptığı açıklamada; Türkiye Varlık Fonu’na devredilen bütün şirketlerin mevcut stratejik, operasyonel faaliyetleri, yönetimleri ve personelle ilgili düzenlemenin bugün olduğu gibi aynen devam edeceğini söyledi. Ayrıca Ağbal, Varlık Fonu’nun yönetimi, Fon’a devredilen varlıkların ait olduğu şirketlerin yönetimlerine müdahale edemeyeceğini belirterek, Fon’a sadece şirketlerin hissedarlığını devrettiklerini, her şirketin genel kurulu, yönetim kurulu ve diğer yönetim organlarının bulunduğunu da vurguladı.
6741 sayılı kanunla Varlık Fonu’nun amacı şöyle belirlenmiştir :
‘‘Bu Kanunun amacı sermaye piyasalarında araç çeşitliliği ve derinliğine katkı sağlamak, yurtiçinde kamuya ait varlıkları ekonomiye kazandırmak, dış kaynak temin etmek, stratejik, büyük ölçekli yatırımlara iştirak etmek için Türkiye Varlık Fonu ve bu fona bağlı alt fonları kurmak ve yönetmek üzere Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin (Şirket) kurulmasını, yönetimi ve faaliyetlerine ilişkin esasları düzenlemektir.’’
Açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, Türkiye Varlık Fonu’nun özelleştirme ile aynı olmadığı, bir yatırım fonu olduğu görülmektedir. Ülkemizin uluslararası arenada ve ekonomi piyasasında Türkiye’ye diz çöktürmeye çalışan ‘’Faiz ve Döviz Lobilerine’’ karşı ekonomi ve yatırım alanında elinin güçlenmesi için atılmış bir adım olduğu görülmektedir.
Şöyle ki PTT A.Ş.’ nin hisseleri Hazine Bakanlığı bünyesinden Maliye Bakanlığı’na aktarılmıştır. PTT A.Ş.’nin ne yönetim şeklinde; nede çalışma sisteminde bir değişiklik yapılmayacaktır.
Değerli PTT A.Ş. çalışanları, öncelikle bilmenizi isteriz ki sizlerin iş güvencesi bizim kırmızı çizgimizdir. Basın, Yayın ve İletişim Hizmet Kolundaki çalışanların temsilcisi ve haklarının savunucusu olan Birlik Haber-Sen Genel Merkezi olarak, her ne kadar özelleştirme gibi bir durumun olmadığı gözükse de başta açıkladığımız gibi özelleştirmeyi akıllara getiren her hangi bir çalışmaya ve sonucunda da, uygulamaya geçilmesine her şekil ve şart altında karşı olacağımızın bilinmesini ister, kaynağı belli olmayan her söze itibar edilmemesini rica ederiz.
Ömer BUDAK
Yönetim Kurulu Adına
Genel Başkan