MERHAMET TIR'LARI YOLA ÇIKIYOR
Basın toplantısı düzenleyen Memur-Sen, Hak-İş, İHH ve Türk Kızılayı kampanya hakkında detaylı bilgilendirme yaptı. Yalçın toplantıda, "Anadolu'muzun, kardeşlik coğrafyamızın beş yapraklı merhamet yoncası misali Memur-Sen, Hak-İş, İHH ve Kızılay olarak insani değerlerin ve insanlık erdeminin garantörlüğünün hakkını vermenin gayretiyle, mazlumlara, mahzunlara, mağdurlara umut olma hedefiyle "Merhamet TIR'ları Yola Çıkacak, Hendekleri Aşacak, Bayırbucak'a Ulaşacak" yardım kampanyamız içinBismillah diyoruz. Bu kampanyamızla, hem hendek terörü mağduru Kürt kardeşlerimize, hem de Katil Esed ve Zalim Putin imalatı devlet terörünün son mağduru Türkmen kardeşlerimize birlikte el uzatacağız" dedi.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, basın toplantısında, “Vahşet, zulüm, terör ve şiddet, insanlıktan nasipsiz beşer eliyle üretilen yıkıcı, can yakıcı ve yok edici zehirdir. Adalet ve merhamet ise, beşer çizgisini aşmış ve kemali insana ulaşmış insanların ve bu insanların bir araya gelerek oluşturduğu teşkilatların, platformların teröre, şiddete, zulüm ve vahşete karşı en etkili panzehirdir. Vahşetin, zulmün, terörün, şiddetin insanlar ve insanlık üzerinde açtığı yaralara merhamet merhemi sürme noktasında insanlığın garantörü olmayı önemsiyoruz. Benzer şekilde doğal afetlerde de yardım telaşı ve mağdurlara el uzatma heyecanıyla hareket ettik, ediyoruz. Bu anlayışla Memur-Sen olarak, her birini medeniyet paydaşı olarak gördüğümüz, insanlık ve merhamet hareketi noktasında davadaşımız kabul ettiğimiz Hak-İş’le, İHH ile sayısız yardım kampanyası gerçekleştirdik. Ülkemizin yüz akı kurumlarından Kızılay ile birlikte mazlum ve mağdurların destek ve yardım beklentilerini karşılayan birçok çalışma yürüttük. Van depreminde, deprem bölgesine ilk giden ve yardım elini uzatan konfederasyon olduk. Samsun’da yaşanan sel felaketindeki selzedeleri mübarek Ramazan ayında yalnız bırakmadık. Arakan’lı Müslümanların dertlerine ortak olduk. “Kış geldi, Suriye İçin Bir Ekmek, Bir Battaniye” kampanyasına destek verdik. Suriyeli kardeşlerimiz için, Memur-Sen Kadın Komisyonumuz, “Bir Mama, Bir Bez; Sadece Bir SMS” kampanyası başlattı. Kazakistanlı çocuklara Elif Ba kitabı gönderdik. 2011 yılındaki tüm iftar programlarımızı iptal ederek, “İnsanlık ölmedi, yardımlar Afrika’ya” kampanyasıyla Afrika’da açlıktan ve susuzluktan ölen çocukların yardımına koştuk. Filipinlerde gerçekleşen tayfun felaketinin yaralarını sarmak için “Filipinler İçin İnsanlık Vakti” adıyla yardım kampanyası başlattık. Suriye için başlatılan “Sana ihtiyacım var” kampanyasına tam destek verdik. Somalili yetimlere sahip çıktık. Soma, Bosna ve Orta Afrika için eş güdümlü yardım kampanyası başlattık. “Telafer’e El Uzat” sloganı ile kardeşlerimizin yardımına koştuk. “Yetimler, ana babası ölünce değil, onlara bu ümmet sahip çıkmadığı zaman yetim kalır.” düsturu ve “Yetim gülerse dünya güler” anlayışıyla “Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var” projesine paydaş olduk, ümmetin yetimlerine kucak açtık. Habeşistan’da su kuyuları açtırdık. Kurban yardımlarımızı Kosava’nın Prizren ve Mamuşa bölgesindeki ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık. Ayn el-Arap(Kobani)’den gelerek ülkemize misafir olan kardeşlerimize 7 bin battaniye, üç bin yatak ulaştırdık, gıda yardımları yaptık” şeklinde konuştu.
HENDEK MAĞDURLARININ YANINDAYIZ
Yalçın sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Cizre, Sur, Nusaybin ve Silopi başta olmak üzere Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki bazı il ve ilçelerimizde, dün dağa çıkarak terör estirenler bugün hendek kazarak terör iklimi oluşturmanın peşinde koşuyor. Hendek kazıyorlar, ölüm çukurlarıyla göçe zorluyorlar. Açtığı asit kuyularıyla ölüm kusan derin devlet uzantılarından nöbeti devralan terör örgütü, açtığı hendeklerle zulüm kusuyor, vahşet üretiyor. Darbelerle vesayeti zirveye taşıyanlardan nöbeti devralanlar, hendeklerle Kürtler üzerinde vesayet oluşturmanın hesaplarını yapıyor. Dün, dağları mesken tutmalarını, terörü yöntem olarak kullanmalarını “Kürtlerin hakları ve Kürt halkı için” yalanıyla gerekçelendirenler, bugün yalanlarına inanmayan, yöntemlerine tepki veren Kürt kardeşlerimizi hedef alıyorlar. Vesayet hendekleri, gerçek hedeflerini bir kez daha ortaya çıkardı. Terör örgütü ve uzantıları, hiçbir zaman Kürtlerin haklarını kazanmayı düşünmemişti. Terör örgütü, kendisine destek vermeyen, boyun eğmeyen, ideolojisine itibar etmeyen Kürtleri haklamayı, yok etmeyi, bölgeden uzaklaştırmayı planlamıştı, şimdilerde hendek stratejisiyle hedefine ulaşmak istiyor. Evlatlarını örgüte teslim etmeyen, oylarını örgütle ilişkili partiye vermeyen, ideoloji bağlamında örgütün esaretine girmeyen Kürtlerden arınmış, arındırılmış bir coğrafi alan hayal ediyor. Kürt çocuklarının, Kürt gençlerinin geleceğini kazanmasını değil hendek kazmasını, Kürt kadınlarının güçlenmesini değil göç etmesini, Kürtlerin vatandaş hakları noktasında eşitliğini değil terör ve örgüt karşısında boyun eğmesini isteyenlere meydanı bırakmayacağız. Göçe zorlanan, yuvalarını, evlerini toprağını, tarlasını, bağını terk etme baskısı yapılan kardeşlerimize, annelerimize, çocuklarımıza sahip çıkacağız. Eğitime ara vermek zorunda kalanların eğitimine, ekmeğinden mahrum edilenlerin ekmeğine, emek tezgâhından koparılanların emeğine biz, hepimiz, milletimiz garantör olacak.”
HENDEKLERİ KARDEŞLİK ÇİMENTOMUZ İLE KAPATACAĞIZ
Yola çıkacak olan Merhamet Tırlarının, sadece hendeklerin ürettiği mağduriyeti sonlandırmayacağını ifade eden Ali Yalçın, “Hendekleri beraberlik kumu ve birlik çimentosu ile kardığımız bin yıllık kardeşlik çimentosu ile kapatacak iradenin de oluşmasını sağlayacak. Kapanacak o hendeklerin üstüne de, Çözüm Süreci’nin nihai hedefi olan eşit vatandaşlık noktasına ulaşmamızı sağlayacak işaret levhalarını millet olarak hep birlikte dikeceğiz. Terör örgütü ve yandaşları açtıkları hendeklerle, milletin, ülkemizin ve insanlığın kuyusunu kazma hesaplarını yapanların ekmeğine yağ sürmek istiyor. Somalilere, Sudanlılara can suyu olacak su kuyuları açan milletimiz ve bizler ise, o ekmeği kursakta bırakmaya kararlıyız” diye konuştu.
EN AZ 100 TIR YOLA ÇIKACAK
Bayırbucak hakkında ise Yalçın, “Hendek terörünün devreye sokulmasıyla neredeyse eş zamanlı olarak, Suriye’deki çatışma alanının kapsamına Bayırbucak, Türkmendağı’nın da aralarında bulunduğu yoğunlukla Türkmen kardeşlerimizin yaşadığı bölgeler de dâhil edildi. Cani Esed’in karadan misket bombalarıyla ölüm kustuğu Bayırbucak’a, vahşi Putin yönetimindeki Rusya’da doğrudan sivilleri hedef alan saldırılara başladı. Zulüm bombaları yüklenen Rus uçaklarının cinnet sortileriyle hedef aldığı Bayırbucaklı Türkmen kardeşlerimizi yalnız bırakmadık, bırakmayacağız. Yardım TIR’larımızla, Türkmendağına, Bayırbucak’a merhamet sortileri yapacağız, yardım çıkarması, kardeşlik ve dayanışma taarruzu gerçekleştireceğiz. Türkmen Dağını Esed’in zulmüne, Putin’in vahşetine terk etmeyeceğiz. Türkmen kardeşlerimize yönelik yardımlarımızın kapsamını bu kampanyamızla daha da genişletiyoruz. “Merhamet Tırları Yola Çıkacak, Hendekleri Aşacak Bayırbucaka Ulaşacak” kampanyamız yorulmadan sürdürdüğümüz insan ve insanlık odaklı maratonumuzun yeni etabıdır. Kampanyamızı 100 Bin TL’lik yardım çeki ile bugün başlatıyoruz. Hedefimiz 81 ilden, yiyecek ve giyecek malzemeleriyle merhamet tırlarını doldurmak ve bunun sayısını en kısa sürede 100’e ulaştırmaktır. Büyükşehirlerimizden daha yüksek düzeyde katkı ve destek bekliyoruz. Kampanyamız hem ayni hem de nakdi yardım olarak gerçekleşecek. Bu noktada özellikle, yakın zamanda daha da ağırlaşacak kış mevsimi şartlarını ve özellikle de yardım bekleyen çocuklarımızın durumu gözetilerek kışlık giyecek konusunda yüksek hassasiyet bekliyoruz. Bu noktada eski ve yeni ayırımı yapmadan bütün vatandaşlarımızdan özelikle de teşkilatımızın öncülerinden azami gayret bekliyoruz. Giyecek yardımlarının dağıtımı konusunda başta İstanbul ve Ankara olmak üzere giyecek yardımı çadırları oluşturmak için de özel bir çalışma yapacağız” dedi.
DERDE DÜŞENİN YANINDAYIZ
Yalçın sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Çağın erdemliler hareketi olmanın sorumluluğu yanında insanlığın merhamet hareketi olmanın gayretiyle toplumsal vicdanın seslendiricisi, milletimizin vicdani hassasiyetinin temsilcisi olarak bütün dünyayı merhamet duruşumuzun, mağdura el uzatma anlayışımızın coğrafyası kabul ettik. Mazlumun diline, dinine, ırk ve mezhebine, kimliğine ve meşrebine bakmadık. Biz, derde düşenin yakınında, darda kalanın yanında olduk. Zulüm hendeklerine düşürülmek istenenlerin, vahşet çukurlarında canına kast edilenlerin yardımına koştuk. Şiddet ve terör mimarlarının, taşeronlarının hedef aldığı insanların aman çağrısına, yardım çağrısına cevap vermekten, onlara destek olmaktan, insanlık için insanlığın irfan merkezi olmaktan yorulmadık, yorulmayacağız. Bu duygu ve düşüncelerle; işçi sendikacılığında insani yardım faaliyetlerinin zirvesi olan HAK-İŞ, insani yardım faaliyetlerinde sadece ülkemizin değil medeniyet perspektifimizin küresel markası olan İHH ve insan merkezli devlet anlayışının ve insanlık değerlerine yönelik kaliteli ve etkili kamu hizmetinin patentini almayı her çalışmasıyla hak eden Kızılay ile birlikte başlattığımız ve yürüteceğimiz “Merhamet TIR’ları Yola Çıkacak, Hendekleri Aşacak Bayırbucak’a Ulaşacak” yardım kampanyamızda milletimizin büyük desteğine mazhar olacağına inanıyor, yardımların bereketle artması konusunda Yüce Allah hepimizin yar ve yardımcısı olmasını niyaz ediyorum.”
ARSLAN: DAYANIŞMA İÇİNDE BU KAMPANYAYI BAŞLATIYORUZ
Kampanyanın tanıtıldığı basın toplantısında konuşan HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Şırnak, Mardin ve ilçelerde terör örgütünün baskılarından yılan vatandaşlar evleri terk etmek durumunda kaldı. Diğer tarafta Esed ve Rusya zulmü altında olan Bayırbucak Türkmenleri işgali ve zulmü yaşıyor. Bu kampanya ile hem doğu illerimize hem de Bayırbucak'a yardımlarımızı yapacağız. Baskılara Güneydoğu'da dayanamayıp evlerini terk etmek zorunda kalanlara hem de Suriye Türkmenleri ile de bir dayanışma içinde bu kampanyayı başlatıyoruz. Kampanyayı bütün illerdeki Memur-Sen ve Hak-İş temsilcileriyle birlikte bu kampanyaya dahil olmaya davet ediyoruz" dedi.
Sembolik olarak biz Hak-İş ve Memur-Sen olarak 100 Bin TL'lik ilk katkıyı sağladıklarını ifade eden Arslan, "Şimdi sendikalarımızın üyelerimizin ve kamuoyunun kampanyaya destek vermesini istiyoruz" diye konuştu.
DEDE: MAZLUMLARIN YANINDAYIZ
İHH Genel Başkan Vekili Yavuz Dede, vakıf olarak yollarının Arakan’dan Mısır’a, Filistin’den Doğu Türkistan’a, Suriye’ye; Kafkasya’dan Balkanlar’a, Afrika’dan Ortadoğu’ya mazlum ve mağdur bütün coğrafyaya uğradıklarını belirten Dede, “Bu yolculuğumuzda sıkıntıya düşmüş, felakete uğramış, zulüm görmüş, aç ve açıkta kalmış tüm insanlara ulaşma gayesi taşıyoruz. bugün de amacımız mazlumların yanında olmaktır” dedi.
SELVİ: STK'LARA TEŞEKKÜR EDİYORUM
Tük Kızılay’ı Göç ve Mülteci Hizmetleri Müdürü Bayram Selvi, Suriyelilere yaptığı yardımlar nedeniyle Türkiye'ye karşı olağanüstü bir sempati olduğunu belirterek, "Türkiye'deki, sivil toplum kuruluşları nerede bir mazlum varsa el uzatıyor. Suriye meselesinde de aynı tavrı görüyoruz. Bunun için Türkiye her zaman iyi ve güzel olarak yad edilecek. Sivil toplum kuruluşlarımıza ve vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.