KAMUOYUNUN BİLGİSİNE
Bilindiği üzere, daha önceleri sendikamızın 21 Şubat 2015 tarihinde yapılacak olan, ancak genel kuruldan bir gün önce, 20 Şubat 2015 tarihinde açılan dava ile mahkemece, savunmamız dahi alınmadan aynı gün ihtiyati tedbir kararı verilerek durdurulan 5.Olağan Genel Kurul ile ilgili yaşanan süreci izah etmiştik. Süreci hatırlayacak olursak:
Tüm şubelerimizin genel kurulları, belirlediğimiz takvim içersinde demokrasi şöleni havasında gerçekleştirilirken, İlçe Seçim Kurulu'ndan tesadüfen aranmamız üzerine TRT 12 nolu şubenin 11/09/2014 tarihinde genel kurul yapacaklarını ve buna ilişkin 15.08.2014 tarihinde müracaatta bulunduklarını öğrendik.
Bunun üzerine derhal 12 nolu şube yöneticileri ile 12 nolu şubenin faaliyet alanları içersindeki üyelerimiz ile irtibata geçtiğimizde, bu genel kurul işlemlerinden şube yönetim kurulu üyelerinden iki kişi ile bir başka şubemizin yönetim kurulu üyeleri dışında hiç kimsenin haberi olmadığı, delege seçimi yapılmadığı, delegeye ilişkin herhangi bir ilan verilmediği, üyelerimizin de genel kuruldan ve delege seçiminden haberinin olmadığı sendikamıza gelen sayısız yazılı müracaatla da ortaya konulmuştur.
Her zaman yaptığımız gibi birlik beraberliğimizi korumak ve bir an önce yanlıştan dönülmesi adına, diğer yönetim kurulu üyelerinden habersiz ve seçimsiz olarak belirlenen delege listesinin ve genel kurul kararının ortadan kaldırılması ve TRT'de yeni bir şubenin kurulma kararının alınması sebebiyle de 12 nolu şubenin genel kurulunun bu şekilde yapılamayacağına dair defalarca uyarıda bulunulmasına rağmen, 12 nolu şube yönetim kurulu üyelerinden iki kişi ve akıl hocaları bu yanlıştan dönmemişlerdir.
Söz konusu kişiler bu yanlıştan dönmemekle birlikte; görev dağılıma dair bir karar olmaksızın kendilerini şube başkanı ilan ederek, şube yönetim kurulu karar defterini ortadan kaldırarak (Bu konuda Ankara 35.Asliye Ceza Mahkemesi'nde ilgilisi hakkında kamu davası devam etmektedir), genel merkez yönetim kurulu kararının üst kurul delegeliğine dair kararını tanımayarak, 6 üst kurul delegesi seçmesi gerekirken fazladan 25 üst kurul delegesi (toplam 31 üst kurul delegesi) daha seçerek bu yanlışı ısrarla sürdürmüştür.
Son olarak da, yine aynı kişilerin önderliğinde, fazladan seçilen bir delege, aynı konuda Çankaya İlçe Seçim Kurulu'na yaptığı itirazlar kesin olarak reddedilerek delege listesi kesinleşmesine rağmen, delegelerimizin büyük bir çoğunluğu genel kurul için Ankara'ya intikal etmiş iken, genel kuruldan bir gün önce 20 Şubat 2015 tarihinde mahkemeye müracaat ederek, mahkemece de savunmamız dahi alınmaksızın genel kurulumuzun ihtiyati tedbir yoluyla durdurarak siz değerli delegelerimizin sandığa gitmesine engel olunmuştur.
Ancak günümüze gelindiğinde, adalet tecelli etmiş, 12 nolu şubede yaşanan hukuksuzluklar, delege listesine yazılmadığı gerekçesiyle genel kurulumuzu ihtiyati tedbir yoluyla durdurarak binlerce lira maddi zarara uğratan kişinin, aslında delege olmadığı, dolayısıyla delege listesine yazılmamasının hukuka uygun olduğu, tüm söylemlerimizin haklılığı, Yargıtay 22. Hukuk Dairesi'nin 30.03.2015 tarihli KESİN kararıyla ortaya konulmuştur. Söz konusu kararda aynen: (EK-1)
"Sendika şubesi tarafından delege adaylığı için TRT 12 nolu şube temsilciliğine asıldığı belirtilen ilanda, sadece, delege adayı olmak isteyenlerin ilan tarihinden itibaren beş gün içerisinde şube başkanlığına müracaat edebilecekleri hususu belirtilmiştir. Oysa yukarıda belirtildiği üzere, seçim yönetmeliğine göre, ilanda "delege sayıları dikkate alınarak, sandık bölgeleri, bu sandık bölgelerine düşen delege sayıları, delege seçimlerinin yapılacağı tarih, delege adayı olmak isteyenlerin yazılı olmak şartıyla müracaat usulü"nün belirtilmesi ve bu hususları içeren ilanın üç gün süreyle ve delege seçimlerinin yapılacağı tarihten en az bir hafta önce yapılması gerekmektedir. ŞU HALDE, ŞUBE TARAFINDAN YAPILAN DELEGE ADAYLIĞI İLANININ SEÇİM YÖNETMELİĞİNE UYGUN OLMADIĞI VE BU ŞEKİLDE SEÇİMSİZ BELİRLENEN DELEGELERİN DE HUKUKA AYKIRI OLARAK BU SIFATLARINI KAZANDIĞI TARTIŞMASIZDIR. Söz konusu durum ise, şube genel kurulunun tümüyle hukuka aykırı olması sonucunu doğuracak niteliktedir. Bu itibarla, mahkemece, davanın bu yönden kabulü ile genel kurulun tüm sonuçları ile birlikte iptaline karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir." ifadesine yer verilmiştir.
Devamında, genel kurulumuzdan bir gün önce aldığı ihtiyati tedbir kararı ile genel kurulumuzun yapılmasına engel olan kişinin açtığı Ankara 4.İş Mahkemesi'nin 2015/287E. sayılı dosyasında da 08.05.2015 tarihinde, davanın reddine ve sendika genel kurulunun durdurulmasına ilişkin tedbir kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. (EK-2)
Gerek yukarıda özetlenen süreç, gerekse de Yargıtay 22. Hukuk Dairesi'nin ilamı göz önünde alındığında, sendikamızı kaosa sürükleyerek çıkmaza sokmaya çalışanlara, kişisel menfaatleri uğruna hukuku,demokrasiyi hiçe sayanlara, sendikamızı maddi ve manevi büyük zarara uğratanlara en güzel cevabın nerede ve nasıl verileceği hepimizin malumudur. Bizlerin de bu kişiler ile ilgili siz değerli üyelerimizin emanetine sahip çıkmak ve en iyi şekilde korumak adına yargı önünde hesap soracağımızı bilmenizi isteriz.
Son olarak, 12 nolu şubenin genel kurulunu tamamlamasının hemen akabinde, gerçekleştireceğimiz 5.Olağan Genel Kurulumuzda görüşmek dileğiyle...
Saygılarımızla...
BİRLİK HABER-SEN GENEL MERKEZİ
EK-1 : Yargıtay kararı
EK-2 : Ankara 4.İş Mahkemesi'nin kararı