Gündoğdu, Ülke TV’de Gündemi Değerlendirdi
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu Ülke TV’de Berkin Elvan'ın cenaze töreni sonrasında yaşananları, Ergenekon tahliyelerini, 13. Ağır Ceza Mahkemesinin tutumunu, illegal dinlemeleri ve Memur-Sen tarafından hazırlattırılan “Türkiye Gençlik Profili Araştırması” nı değerlendirdi.
Ülke TV’de Ersoy Dede’nin hazırlayıp sunduğu “Ülke’de Bugün” programına konuk olan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu önemli açıklamalarda bulundu.
Bütün Çocuklar Masumdur
15 yaşında hayatını kaybeden Berkin Elvan'ın cenaze töreni sonrasında yaşananları canlı yayında değerlendiren Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, “Elbette bütün çocuklar masumdur. Öldürülen, ölen her can bizim canımız. Ben Berkin’e Allah’tan rahmet, ailesine sabır diliyorum. Kasım ayında Küçükçekmece’de bir otobüs durduruluyor. İçine molotof kokteyl atılıyor. Otobüsde ‘Serap’ adlı bir kızımız yakılarak öldürülüyor. Berkin Elvan’ın cenazesine bugün gazetelerinde, televizyonlarında, sosyal medyada ilgi gösterenlerin yüzde 90’nı o an ilgisiz. Serap bizim genç kızımız değil miydi? Şiddete uğrayan bir anneyi korumak için öldürülen polis bizim gencimiz değil mi?” diye sordu.
Kendi Çocuklarını Sahaya Sürüyorlar Mı?
“Ben her iki gencinde bu ülkenin genci olduğu gerçeğinden hareketle konuşuyorum” diyen Gündoğdu, “Duyarlı olalım istiyorum. Orantısız güce de hep beraber karşı çıkalım. Ancak acılar üzerinden provokasyon yapılmasın. Türkiye’nin dünyaya karşı rezil olmasını isteyenler var. Onlara fırsat vermeyelim. 30 Mart seçimi öncesinde fırsat kollayanlara meydan vermeyelim diyorum. Berkin’in bu ölümü hak etmediğini, polisin yanlış yaptığını ortaya koyarak gerçekten bu acıyı paylaşmak için orada olanlara bir sözümüz yok. Türkiye’deki ölümleri ideolojik, mezhepsel ya da sandığa endeksli tanımlayarak burayı kaşıyarak yola çıkmak gençleri korumak değil, daha çok gencimizi tehlikeye atmaktır. Bizim tepkimiz gençleri tehlikeli bir oyuna sürükleyenlere. Merak ediyorum. Bugün gençler sokağa dökülsün diye gençleri sokağa teşvik eden bazı yöneticiler var. Bunlar kendi çocuklarını sokağa teşvik ediyorlar mı? Yüzde 100 eminim ki, kendi çocuklarını teşvik etmiyorlardır” dedi.
Beraattan Çok Cezaya Yakınlar
Anayasa Mahkemesinin Başbuğ kararı ve tutukluluk süresini 5 yıla indiren düzenleme sonrası gelen tahliyeleri ve 13. Ağır Ceza Mahkemesinin tutumunu da değerlendiren Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, “Gerekçeli kararlar bir an önce yazılmalı, gereksiz tartışmalar son bulmalıdır. Tahliyeler milletimizi endişelendirmemeli; çünkü tahliye edilenler beraattan çok cezaya yakınlar. Türkiye Hukuk Devletidir. Unutulmamalıdır ki 13. Ağır Ceza Mahkemesi 7 ayı aşkın bir süredir gerekçeli kararı yazmamıştır. 7 aydır gerekçeli kararı yazamayan mahkeme, Meclis’in yasama yetkisiyle özel yetkili mahkemeleri sona erdirmesi ve Resmi Gazete’de yayınlanmasıyla bitmiştir, mülgadır. 7 ayda gerekçeli kararı yazamıyor Anayasa Mahkemesi’ne müracaattan bahsediyor. Bu olay dahil son süreçte yaşadığımız tüm olayların ortak bir senaryonun parçaları olduğunu düşünüyorum. Elbette, şimdi hukukun üstünlüğünü istiyoruz, yargıçlardan Türk milleti adına karar vermesini bekliyoruz. Referandumda yüzde 58 evetle devletin milletinden, milletin devletine dönmüş yeni bir Türkiye imajı ve yapısı oluşturmak istiyoruz. Basın bildirisi dağıtan savcılar görmek istemiyoruz. Biz adaletin, yargı bağımsızlığının, tarafsızlığının 76 milyonun olmazsa olmazı olması gerektiğine inanıyoruz” şeklinde konuştu.
İllegal Dinlemelere Sert Tepki
Canlı yayında hukuksuz dinlemelere sert tepki gösteren Başkan Gündoğdu, “Selam Terör Örgütü” bahanesi ile dinlenen binlerce kişi içerisinde kendisinin de olduğunu hatırlatarak, “Yedi bin kişiyi dinlemek nasıl izah edilir. Ne demek Selam Terör Örgütü? Ahmet Gündoğdu da, Memur-Sen de illegal tüm yapılanmalarla mücadele ederek bugünlere gelmiştir. Bu dinlemelerin paralel irtibatını biliyoruz. Eğer onlar hukuksuzca bizleri dinleyeceğine Allah’ı dinleseydi, bu medeniyetin anne, babanın odasına bile izinsiz girmeye müsaade etmediği gerçeğini bilirlerdi. Dolayısıyla, burada bir hesap var. Hesapları Türkiye ile… Bunun özelde ise hedefi Başbakan Erdoğan’dır. Başbakanın hedef alınması da İsrail’i kızdırmasıdır, Amerika’yı kızdırmasıdır, “one minute” demesidir. Ve tabi 27 Nisan e-muhtırasına karşı dik duruşudur.Yani merhum Menderes’i ezanı Rap’çaya döndürdüğü için hedef alanlar devrede. Türk-Kürt kardeşliği için çırpınan, ülkenin dünyaya açılması için mücadele veren Özal’ı da aynı şekilde hedef aldılar. “Namlusu millete dönmüş tanklara selam durmam” diyen Yazıcıoğlu ile İslam birliği, ümmetin uyanışı, maddi, manevi değerlere önem veren Erbakan’ın da hedef alınması farklı değil. Adnan Menderes, Turgut Özal, Necmettin Erbakan, Muhsin Yazıcıoğlu'nu hedef alan yapılar bugün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alıyor. Küresel operasyona içeriden destek verenler İsrail’in ekmeğine yağ sürüyor” dedi.
Büyük Türkiye İdeali Rahatsız Etti
Memur-Sen’in her türlü vesayete karşı durduğunun altını çizen Gündoğdu, Çözüm Sürecine yönelikte şunları söyledi: “Çözüm sürecinde neredeyse bütün Türkiye’yi dolaştık, baktık ki bütün ötekiler beriki olmak istiyor. Kim bu ötekiler? Başörtülüler, ‘biz cumhurbaşkanı eşi olabildik, birey olamadık’ diyor. Kürtler, ‘cumhurbaşkanı olabildik, Kürt olamadık’, Aleviler ise diyor ki, ‘biz Aleviliğimizi yıllarca saklamak zorunda kaldık.’ Romanlar da diyor ki, ‘biz adam yerine koyulmadık.’ Çözüm süreci ve sonrasında açıklanan demokratikleşme paketi bu ötekilerin beriki olmasını sağlayan, 30 yıllık kanın durması için de yakalanan tarihi bir fırsattır. Şimdi çözüm sürecinden kimler neden rahatsız olur, bu soruyu sormak lazım. Kendi iç sorunlarını çözen bir Türkiye istemiyorlar. Büyük Türkiye ideali kimleri rahatsız ediyor; soruyu böyle sormak lazım.”
Türkiye Gençlik Profili Araştırması
Canlı yayında Memur-Sen tarafından hazırlattırılan “Türkiye Gençlik Profili Araştırması” nı değerlendiren Başkan Ahmet Gündoğdu, “Araştırmamızda, gençlerin yüzde 28.6’sının dizi, yüzde 21. 5’nin haber, haber programları, açık oturumlar yüzde 13.7’sinin müzik programları, yüzde 13.7 filimler ve yüzde 9.7’sinin belgesel-gezi programlarının izlediğini görüyoruz. Bu tabloyu kabaca okursak ülkemizde yoğunlukla bir dizi gençliği doğmakta olduğunu söyleyebiliriz” dedi. “Gençlerin interneti yoğun bir şekilde kullandığını hepimiz biliyoruz” diyen Gündoğdu, “Araştırmada, gençlerin yüzde 29.2’si interneti araştırma amaçlı kullandığını söylüyor. Bu rakam yeterli olmasa bile küçük bir rakamda değil. Gençler interneti bilgi ve araştırma amaçlı kullanırken nitelikli bilgi elde etmeye, bu bilgiyi analitik bir süzgeçten geçirmeye dikkat etmeleri gerekiyor” şeklinde konuştu. Araştırmanın gençlerin kitap okuma alışkanlığının yetersiz olduğunun gözler önüne serdiğini vurgulayan Gündoğdu, “Gençler arasında okul kitaplarından başka hiç kitap okumadım diyen yüzde 8.9’luk bir kesim var. Bu gençlerle yakından ilgilenmek ve bunlara kitap okuma alışkanlığı kazandırmak gerekiyor” diye uyardı.
Gençler Darbe İstemiyor
Araştırmaya göre, gençlerin yüzde 68’inin hiç eyleme katılmadığını belirten Gündoğdu, “Toplu eylem ve protestoya katılan gençlerin oranı yüzde 22.2. Televizyon ekranlarına baktığımızda, Türkiye’deki gençlerin tamamı sürekli eylem yapıyormuş gibi bir izlenim ediniyoruz. Buradan anlaşılıyor ki, belli bir gençlik gurubu sürekli eylem yapıyor, ancak gençlerin geneli eylemlere katkı vermiyor” dedi. “Sorun olarak gençlerin, yüzde 26.8’i en önemli sorun olarak işsizliği, yüzde 17.4’ü eğitimi görüyor” diyen Gündoğdu, “Bunları yüzde 7.2 ile maddiyat, para, gelecek kaygısı izliyor” dedi. Gençlerin yüzde 58.1’inin Mısır’daki darbeyi onaylamadığını açıklayan Gündoğdu, “Darbeyi kim yaparsa yapsın, kime karşı yapılırsa yapılsın ve hangi ülkede yapılırsa yapılsın gençlerin darbe karşıtı olduğu görülüyor. Bu demokratik değerlerin gençler arasında güçlendiğini gösteriyor” şeklinde konuştu.