Genel Başkan Budak KON TV’ye Konuk Oldu
Pandemiyle birlikte insanlarımızın bakış açıları, yaşam tarzları başta olmak üzere birçok şeyin değiştiğine dikkat çeken Ömer Budak, ülkelerin ve ekonomilerin büyük zarar gördüğünü ifade etti. Budak; “Ülkemiz de bunlardan ciddi olarak etkilendi ve çalışanlarımızın yaşadığı ekonomik sorunların sivil toplum kuruluşları olarak farkındayız. Konu üzerine sürekli plan ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Aşılamayla birlikte bu süreci en az hasarla atlatacağımıza inanıyoruz. Dünya büyük bir sorun varken biz ülke olarak elimizi taşın altına koyarak birçok ülkeye yardım eli uzattık. Ayrıca güçlü bir ülke olduğumuza inanıyoruz; yapılan destek ve hibe projelerinde bunları da görüyoruz. Artık bizlerin, kamu çalışanlarının bu desteklerden faydalanması gerektiğini düşünüyoruz.” dedi.
Toplu sözleşme sürecine ilişkin açıklamalar bulunan Ömer Budak, Konfederasyonlara iletilen ortak duruş çağrısını hatırlattı. Genel Başkan Ömer Budak; “Bu davranış Memur-Sen’in kamu çalışanlarına vermiş olduğu değeri ve önemi göstermektedir. Ümit ediyor ve umuyoruz ki diğer Konfederasyonlar bu çağrıya cevap verip, onlarda çalışanların yanındaki duruşlarını gösterirler. Memur-Sen olarak bu Toplu Sözleşmede en önemli konulardan biri sözleşmelilerin kadroya geçirilmesidir. Yaşanan mağduriyetle alakalı uzun süredir ciddi çalışmalar yapılmıştır. Konuyla ilgili özellikle önemli siyasi isimler ve bürokratlarla bir araya gelinerek konu ayrıntıları ile değerlendirilmiş, ses getiren çalıştaylar ve raporlar hazırlanmıştır.” diyerek sözlerini sürdürdü.
Birlik Haber-Sen Genel Başkanı; “Memur-Sen bilindiği üzere masanın yetkili sendikası, diğer sivil toplum örgütlerinden beklentimiz Memur-Sen’in çalışmalarının altını boşaltan söylem ve tavırlardan kaçınmalarıdır. Çünkü hepimiz çalışanlar adına bir mücadele sergilemekteyiz. Bunu önceki Toplu Sözleşmede afaki talepler ve ideolojik yaklaşımlarla gördük. Bir önceki Toplu Sözleşmede Memur-Sen başta olmak üzere altında bulunan hiçbir sendika Kamu İşveren Heyeti’nin vermiş olduğu zammı kabul etmemiş ve Toplu Sözleşme metnine imza atmamıştır/kabul etmemiştir. Bu Toplu Sözleşme sürecinde de durduğumuz yer, uygun şartlarda ve çalışanların lehine olacak şekilde sonuçlandırmaktır. Bunun içinde Memur-Sen tüm çalışmalarını çok ciddi şekilde yürütmektedir. Enflasyonun altında kalmış değil; enflasyonun üstüne çıkmış, ücret artışlarıyla çalışanların hak ve menfaatleri doğrultusunda bir toplu sözleşme süreci geçirmeyi amaçlıyoruz.” dedi.
Toplu Sözleşme masasında önem verdikleri maddeler hakkında açıklamalarda bulunan Genel Başkan Budak, bu maddeleri ayrıntılarıyla değerlendirdi. “Önemli konu başlıklarımızdan biri de eşit işe eşit ücret konusudur. Aynı yerde, aynı işi yapan çalışan arkadaşlarımız, farklı statülerde gösteriliyorlar ve ücret anlamında da ciddi seviyede farklılıklar yaşıyorlar. Bunun yanı sıra eş durumu mağduriyetleri, tayin meseleleri ve KİT’lerde çalışan taşeron arkadaşlarımızın kadroya geçirilmesi önemli sorunlarımız arasındadır. Bunlara benzer önemli sorunlar Toplu Sözleşmeye taşıyacağımız önemli başlıklardan olacaktır.” diyerek aktarımlarına devam etti.
Basın, Yayın ve İletişim hizmet kolunda görev almakta olan kamu çalışanlarının talep ve beklentilerini ekrana taşıyan Ömer Budak; “Özellikle bizim hizmet kolumuzda çalışan arkadaşlarımızın ciddi problemleri var. Sözleşmeli çalışma, statü farklılıkları, mesai saatinde yaşanılan değişken unsurlar ve bunların ücretlere yansıması gibi birçok konu çözüme kavuşmayı bekliyor. Ayrıca medya sektöründe yaşanan fiili hizmet zammı, yıpranma, basın kartı gibi konularda önemli sorunlar yaşanmaktadır. Bunlarla alakalı girişimlerimizi de sürdürüyoruz.”
Ülkemizde ve dünyada yaşanan olaylara dikkat çeken Budak, uzun süredir dünyada hızla artan İslam düşmanlığı ve İslamofobi kavramlarına açıklık getirdi. Budak; “İslam karşıtlığı, İslam düşmanlığı, İslamofobi dünya üzerinde giderek artıyor. Yakın zamanda RTÜK öncülüğünde konu üzerine gerçekleştirilen program önemli ölçüde ses getirdi ve konuya dikkat çekildi. Paylaşılan ve aktarılan konular, başlıklar ince ayrıntıları ile değerlendirildi. Bu konuların daha çok üzerinde durulmalı ve tartışılması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü bizler sessiz kaldıkça konuyu savunacak başka birilerini göremiyoruz.”
Dünyada önemli medya kuruluşlarının konu üzerine yayın politikalarına atıfta bulunan Genel Başkan Budak; “Batı medyası ve dünya medya devleri yaşanan olayları istedikleri gibi göstererek yönlendirmeler yapma konusunda fazlasıyla beceri sahibi oldular. Bunu son dönemde yaşanan Kudüs olaylarında da yakından gördük. Sundukları yayınlarla saldırgan ve işgalci İsrail’i, Filistinliler karşısında mağdur gibi göstermeye çalıştılar. Bu medya devleri bu yalan yayınları tüm dünyaya sattılar. Ancak şu anda artık her vatandaş bir gazeteci, sokaktaki herkes eline aldıkları telefonları ile dünyaya gerçekleri sunabiliyor. Medya devleri bunun farkında oldukları için artık rotalarını çocuklara ve gençlere çevirmiş durumdadırlar. Onları da yanlarına alıp, istediği gibi şekillendirip bu haberleri kendi aracılıklarıyla sahaya sürüyorlar.”
Bu tavır ve tutumlara ülke olarak duruşumuzu değerlendiren Birlik Haber-Sen Genel Başkanı, önemli yollar kat ettiğimizin altını çizdi. Budak; “Biz ülke olarak geçmiş zamanlarda bunlara direnemiyorduk. Şimdilerde Türkiye böyle bir ülke değil, artık medya anlamında da güçlenen, büyüyen bir ülkedir. Artık TRT ve Anadolu Ajansı üzerinden dünyada servis edilen yayınlar sayesinde Türkiye’nin yansıtıldığı gibi bir ülke olmadığı ortaya konuluyor. Her geçen gün yeni plan ve stratejilerle üzerimize gelmeye devam ediyorlar.” diyerek görüşlerini sundu.
Ömer Budak ayrıca TV karşısında ilk kez önemine değindiği projelerinden de bahsetti; “Birlik Haber-Sen olarak youtuber ve sosyal medya fenomenleri olarak çalışan çocuklarımızın ve gençlerimizin milli duruş ve milli görüş çerçevesinde yetiştirilmesini sağlayacak bir eğitim çalışmamız da bulunmaktadır. Bu çalışmayla onlar aracılığıyla dünyaya gerçek Türkiye’yi tanıtacağız. Türkiye artık eski Türkiye değil, artık başta medya sektörü olmak üzere daha güçlü ve sağlam bir ülkeyiz.”
Türkiye’nin bir beka sorununun olduğunu ifade eden Genel Başkan Ömer Budak, bunun üzerine son dönemlerde gidilmeye başlandığını ifade etti. Ömer Budak; “ Dış politikada Suriye’de, Libya’da, Kuzey Akdeniz’de, Karabağ’da Türkiye’nin göstermiş olduğu duruş ve tavır, geç kalınmış hamlelerdir. Bu hamlelerin hız kesmeden devam etmesi ve aynı azimle devam ettirilmesi gerekiyor. Dik duruşumuzu daha da belirgin ve güçlü hale getirmemiz lazım.”
Dünya siyaset sahnesinde Türkiye’nin önemli bir yeri olduğunu söyleyen Budak; “Türkiye bugün dünya üzerinde yardıma muhtaç savaş mağduru ve mültecileri ağırlayan, misafir eden en önemli ülke olma konumunda. Bununla alakalı başta AB ülkeleri olmak üzere kimse üzerine düşen görevi yerine getirmiş değildir. Bu da ülkemizin ne kadar güçlü ve dirayetli olduğunu göstermektedir. Rahmetli Erbakan Hocamızın da yol haritasında bulunan İslam İşbirliği Teşkilatı’nın daha aktif hale gelmesi ve güçlenmesi lazım. Ali Yalçın’ın öncülüğünde İslam İşbirliği Teşkilatı’nı destekleyen önemli sivil toplum birlikteliğini sağlanmaya da çalışmaktayız. Bunun da öncülüğünü Memur-Sen yapmakta ve kıymetli çalışmalar sergilemektedir. Kudüs’e verdiğimiz destekler bunun bir parçasıdır.” diyerek sözlerini tamamladı.
