27 Mayıs’ta Tarihimizi Kirletenleri Bir Kez Daha Kınıyoruz
Vesayetin ördüğü taşlarla hazırlanan 27 Mayıs 1960 darbesini 54'üncü yıl dönümünde bir kez daha kınıyor, millet iradesinin temsilcisi olarak Hakk’ın rahmetine kavuşan Menderes, Polatkan ve Zorlu’yu rahmetle anıyoruz.
Cuntanın demokrasiye akıl almaz hıncı zulüm, işkence, hüzün ve yargısız infazları beraberinde getirmişti. Türkiye'ye büyük acı yaşatmaya kodlanan askeri vesayetin sahipleri, yalanlar ve iftiralarla milli iradeyi kafese aldı, en büyük insanlık suçunu işleyerek 27 Mayıs darbesi hayata geçirildi. 27 Mayıs’tan sonra kurulan düzmece mahkeme, Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan’ı darağacına gönderdi, Cumhuriyeti vesayet rejimine dönüştürdü.
Hukuk katledildi, jakoben zihniyet tarafından demokrasi ayaklar altına alındı, millet iradesinin üzerine ipotek koyuldu. Demokrasi tarihimiz bir kez daha kirletildi.
Milli iradeye karşı yapılmış tüm suikastların anası ve kaynağı olan 27 Mayıs darbesini kınıyor, milletin bir daha böylesi kara günler yaşamamasını temenni ediyoruz.
Vesayet bekçilerinin, küresel operasyoncuların, çete ve illegal yapıların yeni bir 27 Mayıs arayışlarına tanıklık ettiğimiz şu günlerde çarenin yeni, sivil ve özgürlükçü bir anayasa olduğunu haykırıyoruz. Utanç dolu günlerin tekrar yaşanmaması için, darbelere, muhtıralara, baskılara boyun eğmeyen sivil iradeye ihtiyaç olduğu kadar sivil bir Anayasa'ya da ihtiyaç duyulduğunun altını çiziyoruz.
Millet iradesinin, TBMM eliyle kullanılacağının açık ve net bir dille ifade edildiği Yeni Anayasa, durumdan vazife çıkarmak isteyenlerin heveslerini de kursaklarında bırakacaktır.